HAKKIMIZDA

“PETRİON da ne?” demiş olabilirsiniz.

“PETRİON” Fener Rum patriğinden yukarı doğru Yavuz Sultan Selim Camii’ne, yani İstanbul’un 5. tepesine kadar uzanan, etrafı surlarla çevrili kale görünümündeki bölgenin adıdır. Antik yunanda, deniz kenarında bulunan ve gemilere rehberlik etmek için üzerinde dev ateşler yakılan yüksek kayaya PETRİON ismini verdiler. Gemicilerin, kayanın üzerinde yanan ateşi işaret ederek “kaya göründü” dedikleri de söylenir. Yani PETRİON, gemicilere rehber olması için kıyıda üzerinde ateş yakılan yüksek kaya anlamına gelir.

Yüzlerce yıl önce bu bölgede coğrafik sırasıyla Cibali’de Türkler, Fener’de Rum, hatta Ermeniler, Balat’ta Yahudiler görünmez sınırlarla birarada yıllarca yaşadı. Bu birliktelikte bir bütünün renkleri olarak öz varlıklarını korudular. Haliç’in, hatta İstanbul’un büyüsü bu olsa gerek.. Farklı kültürlerin, dinlerin renklerini birleştirip gökkuşağı olmayı başarmış bir kenttir İstanbul.

İşte biz de “kaya” sözcüğünden evrilerek “ışığı” anlatan FENER’e dönüşen PETRİON’un ışığıyla İstanbul’un kimi renklerini yansıtmak istedik.

Ama en çok da Haliç’in.